diş sıkarak uyumamak için..

Sevmem ben öyle her şeye bakmayı.. .. Sene 2009.. Annemin hastalık teşhisi kondu.. Kimse ne nedir bilmiyor.. Herkes açtı interneti, yazdı, karşısında ilk çıkan sayfadan başladı okumaya.. Ben başta.. Ne ağladım, ne ağladım.. Allahım o saniyede ne umutsuzluk.. “Öyle olcak, böyle olcak, şöyle kurtulamaz, böyle çekicek…” Aman aman.. Ne senaryolar.. Herkes bişeyler yazmış.. Hele bir…

“meğer ne çok biliyorlarmış”

Gri bir hava olabilir ama harika haftalar.. Hem bu yazı da sana iyi gelecek, hele de bebiş düşünüyorsan veya hamileysen.. … Hamileliğimin ilk gününden beri, etrafımdaki herkes “meğer ne çok biliyorlarmış” kategorisinde.. Hele de hamilelik geçirenler, yeni anne olmuşlar, büyükler.. Her biri o kadar çok şey söylüyor ki..; “Böyle olacak” , ”bu haftada şunu yaşayacaksın”…

geldin ya..

Cuma keyfi için kısacık bir hikaye.. .. Günün birinde, biri doktor kontrolüne gitmiş Olacaklardan korkarak, Doktorun gözlerinin içine bakarak her şeyi anlamaya çalışırken, doktora ; -çok mu geç kaldım, demiş Doktor; –geldin ya, yeter.. demiş … Hikayeyi,hayatınızdaki her konuya uyarlayıp düşünün Keyf-i Hayatçılar.. sevgili, iş, koca, planlar, pişmanlıklar.. .. En fazla ne kadar geç kalınmış…

mutlu olacaksan yap

Eskiden ailem de dahil herkes, “sana şunu yapiyim mi?,”bunu al götür lütfen..” gibi süper tatlı cümleler kurduğunda, hemen reddederdim.. “yok yok, ne gerek var”, “yok canım yorulma”, “daha neler..”, “başka zaman inşallah”.. ohoo reddedecek cümle çok.. Alışmamışız, istemeye, tamam demeye.. Ama benim biriciğim giderken öğretti, şimdi de anne olacakken tam oturtuyorum hayatıma.. Derdi ki; “Bırak…